22 Kasım 2014 Cumartesi

İŞ İŞ İŞ :)


Eveeeet ben geldim. Artık yavaştan yavaştan daha çok yazmaya başladım. Onun için çok mutluyum. İş güç halleri var bende bu aralar. Anlatmaya başlıyorum.:)
Annem insanın "eski" patronlarıyla uğraşması ne zormuş yaaa. Adamlar hem son ay ki maaşımı vermediler hemde sgk bazında borçları vardı onu da vermiyorlar. Ama Allah büyük hiç beklemedikleri bi şekilde bana ödeyecekleri miktarın yarısı benim ayağıma geldi. Ben Allah'a havale etmeyi çook seviyorum Eğer haklıysan Rabbim sana getiriyor onu. 
Sonracıma mesleki açıdan beni mutlu eden olaylar yaşıyorum. Önceki firmamda danışmanlık yaptığımız ve benim bizzat ilgilendiğim firmalar bana telefon açıyorlar ve siz çıktığınızdan beri hiç bir işimiz yapılmıyor. Vermedikleri hizmetin parasını istiyorlar. Siz işlerimiz hallediyor, bizi bilgilendiriyordunuz diyorlar. Bundan sonraki işlerimizde sizinle çalışacağız diyen birçok yetkili ile telefon görüşmesi yaptım. 
Eski iş yerimde verdiğim emeklerin boşa gitmediğini, patronlarım görmese, önemsemese dahi firma yetkililerinin - benim gelecekteki müşterilerimin fark etmesi daha güzel. Bi söz vardır sizde bilirsiniz. "İyilik yap at denize balık bilmezse halik bilir" diye gerçekten çoook doğru. :)


15 Kasım 2014 Cumartesi

BİLİYORUM GÖRÜYORSUN...


Rabbime ne kadar şükretsem az. Üniversitede açma hayalini kurduğum ofisimin içindeyim şimdi. Bir sürü misafirim, müşterim geliyor hayırlı olsun demek için. Geçen gün amcam da geldi hem hayırlı olsun demek için hem de onun işlerinin de danışmanlığını yapacağım onları konuşmak için. Sohbet ettik işten konuştuk sonra amcam gitti. Dün annem ve yengemin oturması vardı. Yengem anneme demiş. Amcam akşam eve geldiğinde yengeme anlatırken ağlamış. Ne güzel kızımız kendi işini kurdu diye. Keşke abim de görseydi diye. :(
Ama ben biliyorum. Babam her ne kadar dünya gözüyle göremediyse de oralardan görüyor beni. Kızıyla gurur duyuyor. 
Merak etme babacım. Asla başını yere eğdirecek bişey yapmam. Hep senin ve annemin gurur duyacağı bir evlat olacağım. 
Rahat uyu babacım...

8 Kasım 2014 Cumartesi

İSTEDİĞİNİ YAPABİLME ÖZGÜRLÜĞÜ... :)



Eveet nihayet kendi ofisimdeyimmmm :) Sonunda yıllardır istediğim üniversite yıllarımda hayalini kurduğum ofisimin içindeyim. :) 

Ama bir bilseniz ne kadar da zor oldu bu ofisi açmak. Ayrılacağımı ve ayrılırken yanımda benimle devam edecek işler olduğunu öğrenen patronlarım (pardon eski patronlarım) hiç de hoş olmayan tavırlar sergilediler. Sırf onların dedikleri ve yaptıklarından dolayı iki gün ağladım. Onlar bana bir sürü kötü söz demelerine rağmen ben hiç bir şekilde kötü bir söz dahi söylemedim, söylemem de zaten o kendi kötü tarafını gösterdi diye benimde onun seviyesine düşmem gerekmez dimi ama :)

Dün arkadaş aradı hava çok güzel beraber biraz gezelim mi diye. Bana o kadar garip geldi ki ilk defa o saatte iş dışında keyfim öyle istediği için dışardaydım. Ayrıldığım iş yerinde çalışmaya okuldan mezun olmadan bir ay olmadan önce başlamıştım ve üç senedir de aralıksız orada çalışıyordum. Ama hiç bir şekilde giriş çıkış saatlerinde esnekliğe müsama gösterilmiyordu. Bankada yada herhangi bir yerde işim olduğunda izin almak ise deveye hendek atatmaktan zordu. Düşünün bir anda bunların hepsinden kurtuluverdim. :) Dün sudan çıkmış balık gibiydim. İstediğim şeyi istediğim saatte yapmakta özgürüm artık. :) Bana bu çok garip geldi ama artık bu benim elimde heyoooooo :)

Öyle işte. Ben bu aralar iş hayatımda çok mutluyum. Mutluluğum hepimizin hayatının her anına dağılsın  inşaallah. :) Öpüldünüz.